Nöroplastik Beyinlerimiz !
TED konuşmaları izlemeyi çok seviyorum ve günlük bir tane konuşma izlediğimi söyleyebilirim.Geçen günlerde izlediğim konuşma sırasında Nöroplastisite kelimesini birkaç kez duydum ve bunun üzerine araştırmaya başladım.Adından da anlaşılacağı üzere beyin ile ilgili olduğunu hemen anlamışsınızdır.Biraz daha derinlerine girelim;
Nöroplastisite Nedir ?
Sinir sistemi fizyolojisidir yani sinir sisteminin edinilen deneyime göre değişime uğramasıdır.
Bir konu üzerinde farklı şekilde düşünmeye başladığımızda, yeni bir görevi öğrenirken beynimizde yeni bir yol oluşturmaya başlarız.Bu yolda yolculuk yapmaya devam edersek , beynimiz bu yolu kullanmaya devam edecek ve bu düşünme , hissetme ve davranma yolu alışkanlık haline gelecektir.Beynin yeni bağlantılar ile kendisini düzenlemesi ve diğerlerinin zayıflaması nöroplastisite’dir.
Beynimiz analiz yaparak değişir ya da değişebilir.Bundan dolayı beynimiz plastik gibi adaptiftir.
Nöroplastisite , Dr. Campbell’in tanımına göre ise şöyle ;
Çevremizle etkileşimimiz sonucunda beyinde olan fizyolojik değişimlerdir. Beynimizin ana rahminde gelişmeye başlamasından, öldüğümüz güne kadar beyin hücrelerimiz arasındaki bağlantılar değişen ihtiyaçlarımıza göre yeniden şekillenir. Bu dinamik işlem deneyimlerimizden bir şeyler öğrenmemize ve farklı durumlara adapte olmamıza izin verir.
Nöroplastisiteyi ne kadar tanımlasak da gerçekte bu tanımların biraz belirsiz olduğunu unutmamalıyız. Nöroplastisite uzmanları Christopher A. Shaw ve Jill C. McEachern bunu şöyle betimliyor:
Pek çok sinirbilimci nöroplastisiteyi bir şemsiye terim olarak kullanıyor; ancak bu farklı alanlarda çalışan araştırmacılara farklı anlamlar ifade edebilir. Kısacası, bu terimin kapsamı konusunda fikir birliğine varılmış değil.
Nöroplastisite ve Öğrenme İlişkisi
Nöroplastisite ve öğrenme arasındaki ilişkiyi kolayca özetleyebiliriz: Yeni bir şeyler öğrendiğimizde, beyinde yeni yolaklar oluşturulur, tıp ki elektronik kart üzerindeki yollar gibi. Her ders, beynimizde nöronlar arası yeni bağlantılar kurabilme ve beynimizin mevcut işleyişini değiştirebilme potansiyeline sahiptir.
Her öğrenme, beynin nöroplastisite özelliğinden yararlanmaz; ama yeni bir dil öğrenmek ya da yeni bir müzik aleti çalmaya başlamak, bu özellikten yararlanır. Beynimizin nasıl bir amaca yönelik olarak şekillendiğini çözebilmemiz için bu çeşit bir öğrenmeyi incelemeliyiz.
Beynimizin büyüleyici kabiliyetlerini günlük hayata uygulayabilmemiz nöroplastisiteyi teşvik etmeye istekli olmamıza ve hayata bakış açımıza bağlıdır.
Beynin yeniden yapılanması sayesinde yeni bilgiler öğrenebilme becerisine sahip olmamız iyi bir haber.Bundan daha iyi bir haber ise şöyle; eğer kötü alışkanlıkları değiştirmek için farklı bir şekilde düşünürsek beyni kontrol ederek birinci elden nöroplastisiteyi sağlama imkanımız vardır.Değişmeyi arzularsanız ve değişim için gerekenleri tekrarlarsanız , beyninizi tekrar yapılandırabilirsiniz.
Nöroplastisite’nin Beyindeki 7 Etkisi
Bahsettiğimiz çalışmalara dayanarak nöroplastisitenin beyne birçok farklı yolla yarar sağladığını söyleyebiliriz .Beyin adaptasyonunun beyne sağaldığı faydalar ;
- İnme gibi vakalarda iyileşme
- Travmatik beyin hasarı sonrası iyileşme
- Beyindeki fonksiyonları yeniden şekillendirme (örneğin eğer bir duyuyu kontrol eden bir bölge hasar almışsa diğer bölgeler gevşemeyi (slack) toparlayabilirler.)
- Bir bölgede fonksiyon kaybı başka bölgelerdeki fonksiyonları arttırabilir. (örneğin bir duyu yitimi sonrasında diğer duyular keskinleşebilir.)
- Hafıza kabiliyetinin arttırılması
- Arttırılmış çeşitli bilişsel kabiliyetler
- Daha etkili öğrenme
Beyinlerimizi Nöroplastisite ile Nasıl Yeniden Şekillendirebiliriz?
Gelin, nöroplastisitenin nasıl kullanabileceği ile ilgili birkaç fikir üzerinde duralım. Nöroplastisiteyi arttırmak ve kuvvetlendirmek için kullanılan metotlar aşağıdakilerini içerir:
- Aralıklı Oruç: Sinaptik adaptasyonu arttırır, nöron büyümesini/gelişmesini teşvik eder, bilişsel fonksiyonları geliştirir, nörodejenaratif hastalık riskini azaltır.
- Seyahat: Beyninizi yeni uyaranlar ve ortamlara maruz bırakır, beyinde yeni yolaklar ve aktivitelere yol açar.
- Anımsatıcı araçlar kullanmak: Hafıza egzersizleri prefrontal pariyetal ağdaki bağlantıları arttırabilir ve yaşa bağlı hafıza kaybını önleyebilir.
- Bir müzik aleti çalmayı öğrenmek: Beyin bölgeleri arasındaki bağlantıları arttırabilir ve yeni nöral ağlar yaratmaya yardımı olabilir.
- Sık kullanılmayan (baskın olmayan) elle yapılan egzersizler: Yeni nöral yolaklar oluşturabilir ve nöronlar arası bağlantıları güçlendirebilir.
- Kurgu okumak: Beyindeki bağlantıları arttırır.
- Kelime haznesini genişletmek: Hafızanın işlenmesini etkinleştirdiği gibi görsel ve işitsel verilerin işlenmesini de etkinleştirir.
- Sanatla uğraşmak: Odak, içgörü, hafıza ve empatiyi güçlendirebilen dinlenme esnasındaki beynin Varsayılan Mod Ağı (İng: “Default Mode Network” veya kısaca DMN) bağlantılarını arttırır. Varsayılan Mod Ağı (İng: “Default Mode Network”) beyin aktif dinlenme halindeyken (örneğin hayal kurarken) ve dış dünyada herhangi bir şeye odaklanmamışken aktif olan bir ağdır. Kişi yeni, dikkat isteyen ve bireyin kendisini dışarıda bırakan aktiviteleri gerçekleştirirken bu ağ pek aktif değildir.
- Dans etmek: Alzheimer riskini azaltır ve nöral bağlantıları güçlendirir.
- Uyuma: Nöronlar arası bağlantılar gibi davranan ve hücreler arası bilgi aktarımı yapan dendiritik köklerin büyümesiyle öğrenilenlerin hafızada tutulmasını sağlar.
Bu yazı umarım beyninizde yeni yollar oluşturmuştur.Beynimizde kullanmadığımız alanlara yeni yollar oluşturmak elimizde.Yukarıda yazdığı gibi “değişmeyi arzularsanız ve değişim için gerekenleri tekrarlarsanız , beyninizi tekrar yapılandırabilirsiniz “
Teşekkürler,
Daha Fazlası için ;